Laparoskopi ameliyatları sonrası çok küçük yara yerlerinin olması hem kozmetik olarak önemli bir artıdır, hem de açık cerrahideki geniş ameliyat kesilerine göre, çok az rahatsızlık ve ağrıya neden olur. Laparoskopik yaklaşım ile ameliyat sonrası ağrı ve buna bağlı ağrı kesici kullanımı, hastanede yatış süresi ve iyileşme süresi oldukça kısalır.
Laparoskopik cerrahiler genel anestezi (narkoz) altında yapılırlar.
Laparoskopik cerrahi, açık cerrahiyle karşılaştırıldığında çok önemli kolaylıklar sağlamasına rağmen, uygulanması için cerrahın tecrübesi önem kazanmaktadır. Zira tecrube arttıkça komplikasyonların azaldığını akademik veriler ışığında söyleyebiliriz. Laparoskopik cerrahide yaklaşık komplikasyon oranı %5’dir. Laparoskopik cerrahi sırasında görülebilen ölüm oranı yaklaşık %0.3; açık ameliyata geçme olasılığı ise yaklaşık %1-5’dir.
Laparoskopik cerrahinin yararları nelerdir?
- Ameliyat sırasında ve sonrasında daha az kanama olması
- Ameliyat sonrası ağrının daha az olması
- Hastanede Yatış süresinin kısalması
- Kozmetik görünümün daha kabul edilebilir olması (küçük yara izi)
- Günlük aktivitelerine ve iş hayatına erken dönmesi
Laparoskopik cerrahinin uygulama alanları nelerdir?
Böbrek kanseri (Laparoskopik Radikal nefrektomi), testis kanseri (Laparoskopik Retroperitoneal Lenfadenektomi), prostat kanseri (Laparoskopik Radikal Prostatektomi), mesane kanseri (Laparoskopik Radikal Sistektomi), böbrek çıkış darlıkları-UPJ darlığı– (Laparoskopik Pyeloplasti), fonksiyon görmeyen böbreklerin çıkartılması (Laparoskopik Nefrektomi), böbrek üstü bezi (adrenal) tümörleri (Laparoskopik Adrenalektomi), üreter darlıkları ( Laparoskopik üretero-neosistostomi, Laparoskopik Boari flap uygulaması, Laparoskopik Psoas Histch tekniği, Laparoskopik üretero-üreterostomi), taş cerrahileri (Laparoskopik pyelolitotomi, Laparoskopik üreterolitotomi) laparoskopinin ürolojideki başlıca kullanım alanlarıdır.